12 Mart 2023 Pazar

Politik Eksen: Akşener Ne İstedi, Ne Aldı?

AKŞENER NE İSTEDİ, NE ALDI?

6’lı Masa’da son iki-üç gün deyim yerindeyse tam bir tiyatroya sahne oldu.  Depremle dönmek isterdik fakat bu konu da geleceğimizin belirlenmesi bağlamında sıcak ve önemli bir gelişme olduğu için gündemimize öncelik olarak bu konuyu aldım. Neler oldu peki, aslında herkesin konuştuğu malumun ilanı oldu. Bir süredir üstü kapalı bir şekilde bir rekabetin sürdüğü masada CHP’lilerin beklediği ve istediği oldu. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, son derece şahin mesajlar vererek ayrıldığı masaya birtakım şartlarla ikna edilmek suretiyle geri döndürüldü ve Millet İttifakı ortak adayı da Kemal Kılıçdaroğlu olarak açıklandı. Tabii uzunca bir süredir konuşulan, yazılan, çizilen ama 6’lı Masa bileşenlerinin her seferinde yalanladığı ve tozpembe bir tablo çizdiği muhalefet cephesinde neyin ne olduğu şu iki-üç günde iyice ayyuka çıktı. Çıkaran da Akşener oldu. Peki şimdi herkes şunu sorguluyor; acaba İYİ Parti hakikaten masaya dönerken gönüllü bir şekilde mi döndü yoksa başka çıkar yolu mu kalmadığına mı inandı veya da gerçekten arabulucu olarak otelde görüştükleri liderleri Akşener’in çağrısına karşılık parti ve lider sadakatlerini bildiren İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın bir şekilde formül bulunmak suretiyle yönetime katılması ve buradan yönetimi domine etme gibi bir çabaya girişebileceği düşüncesinde mi? Ortada görünen tablo Meral Akşener’in pek de gönüllü bir girişimle masada tekrar yer aldığı görüşünü bana vermiyor. Pek çok gazeteciden buna benzer görüşler geliyor. Kılıçdaroğlu’nun aday olarak açıklandığı sırada herkesin dikkat çektiği Akşener’in yüzünün asık olduğu ve sürekli gözlerini başka yerlere kaçırmaya çalıştığı detayı ve onun öncesinde verilen şahin mesajlar, atılıp silinen tweetler, sonrasında İYİ Parti’den sınırlı sayıda destek mesajı gelmesi bunun kanıtları diyebilirim.

Bu tiyatroya gerek var mıydı?

Ortada görünen durum tam bir tiyatro. Resmen milletin aklıyla oynamak suretiyle başta kendi seçmenleri olmak üzere tüm Türkiye ile dalga geçtiler bana kalırsa. Madem Meral Hanım günün sonunda veresiye bir hesapla bile Kemal Bey’in cumhurbaşkanı adaylığına razı olacaktı neden iki üç gün millete son derece ciddi bir konuda suni bir tiyatro izlettiniz, buna gerek var mıydı? Hem de deprem faciasının zihinlerdeki yaraları hâlâ zihinlerde çok diri iken. Başka zamanda olsaydık bunu farklı farklı siyasi veçheleriyle yorumlardık ama işi bu noktaya getirdikten sonra ötesinde bir şey yazmayı istemiyorum. Deprem bölgesinde canının derdinde olan vatandaşa saygısızlık olur.

Aldım verdim ben seni yendim

Gerek CHP açısından gerekse de Kemal Kılıçdaroğlu açısından İYİ Parti ile Meral Akşener’i düşürdüğü duruma baktığımızda klişeleşmiş bir ifade kendisini çok net belli ediyor; aldım, verdim, ben seni yendim. Kılıçdaroğlu alttan alta mesajlarla yolunu yaptığı başkan adaylığını aldı, Akşener’e gönlü olsun diye iki belediye başkanını gönderip istediğinde cumhurbaşkanı yardımcısı yapabileceği ihtimalini verdi, grup toplantısında da durumu ülkücü damara bağlayıp “Biz hallettik” gibi bir söylemle aslında ülkücülüğü zan altında bırakmak suretiyle açıkladı ve o kanadı da alt etti. Hayırlı uğurlu olsun, herkesin ifade ettiği gibi demokratik bir haktır adaylık. Bu uğurda göze aldığı riskleri, feda ettiği birtakım değerlerin karşılığını verebilecek mi, göreceğiz.

Muhammet YILMAZ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder