İHALE TURAN’IN ÜZERİNE Mİ
KALACAK?

Son yaşanan gazetecilik
skandalı küçük büyük, yerel ulusal bütün gazetecilere ders olacak nitelikte bir
olay. Sözcü yazarı Rahmi Turan’dan bahsediyorum elbette. Türkiye’nin ana
muhalefet partisinin itibarını durduk yerde olmayacak bir konuma düşürdü. Turan
ve arkasında daha kim varsa. Talat Atilla’dır, Kemal Kılıçdaroğlu’dur,
başkasıdır bilemem. Ama bu işi Rahmi Turan’ın tek başına yapmadığı açık.
Organize bir kumpas söz konusu. Muharrem İnce de aynen böyle söylüyor. Bana
kalırsa Rahmi Turan burada kullanılan kişi durumunda lakin bu kadar da ucuz
olmamalı hiçbir şey. Kaldı ki kaynağım dediği kişi de bir gazeteci. O da
ısrarla “Kaynağımı açıklamam, CHP’li bir isimden aldım Kılıçdaroğlu’na da
doğrulattım” diyor. Neden kendisi yayınlamadı o zaman? Uyanık olmak lazım.
Rahmi Turan bunları hiç düşünmemiş mi? Muharrem İnce’yi açıkladı söz konusu
asparagas haberin muhataplarınca net bir şekilde delilli ispatlı yalanlanmasının
ardından Turan. Ama Muharrem İnce de net bir şekilde yalanladı. Amaç neydi
gerçekten merak ediyorum. Cumhurbaşkanı’nı Yüce Divan’da yargılatıp indirecek
zemini hazırlayalım o arada Muharrem İnce’yi de aradan çıkartalım diye düşündü
yapan kişiler. Bu isimler ancak CHP’nin içinde yuvalanmış fitneciler olabilir.
Ve net bir yalanlama bir tek o kanattan gelmedi. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu
suskun. Haber kendisine sorulduğunda “Doğrudur, şaşırmadım” diyor ama
görüştüğünü bildiği isimleri hem kamuoyuna açıklamıyor hem de bu isimler
hakkında gereğini yapmıyor. Nerede bu Kılıçdaroğlu’nun bildiği gizemli kişi?
Neden Kemal Kılıçdaroğlu açıklamıyor? Nasıl bir pranga var ayağında? Israrla
‘Saray kumpası’ diyerek bu işin içinden sıyrılmaya çalışmak çok ucuz bir manevra.
CHP ilk anlarda bel bağladığı sonrasında Cumhurbaşkanı’na havale etmeye
çalıştığı bu kuru iftiranın sorumlularını araştırmaktan geri durmamalı. Bakın
iddia iktidardan ya da ona yakın gazetecilerden gelmiyor iddia muhalif
gazetecilerden çıktı. Öyle olsaydı iktidar ve Cumhurbaşkanı bu olayda zan
altında kalacak ilk özneler olurdu. Herkes kendi sahasında top çevirmeye devam
ediyor. Peki ne olacak? İhale yalnızca Rahmi Turan’ın ve Talat Atilla’nın
üzerine mi kalacak? CHP lideri arkasına sığındığı ve Cumhurbaşkanı ile AK
Parti’yi zan altında bıraktığıyla mı kalacak? Ne yazık ki evet, öyle olacak ve
bir şekilde üstü örtülecek. Ve gerçekler herkesin bildiği sırlar olarak kalmaya
devam edecek.
Uyuyan devi uyandırdılar

Rahmi Turan ve Talat
Atilla’nın hatta Kemal Kılıçdaroğlu’nun amacı neydi bilmiyorum ancak şu bir
gerçek Muharrem İnce’nin adını bu işe karıştırarak uyuyan devi uyandırdılar.
Halbuki hatalarından ders alıp iktidar olmak için hazırda da bir umut doğmuşken
çalışması gereken bir ana muhalefet böylesi gereksiz meselelerle gündemi meşgul
etmeye çalışıyor. Üst üste yapılan hatalar zinciri ileride CHP adına hiç de
iyiye işaret değil. Müddei iddiasını ispatla mükelleftir. Kemal Kılıçdaroğlu ve
CHP kurmayları ısrarla işin ardında saray var diyor ancak delilsiz ispatsız
sadece konuşuyorlar. Bence bu mesele uzatmadan kapatılmalı ve CHP kendi içinden
çıkan bu mesnetsiz iddianın müsebbiblerini araştırarak bulmalı ve temizlemeli.
Rahmi Turan özrünü diledi Talat Atilla ısrarını sürdürüyor. Varsa böyle bir
çete temizlensin. Yoksa Muharrem İnce’nin dediği gibi bugün İnce’ye yapılan
kumpas yarın Kılıçdaroğlu’na da yapılır.
Kılıçdaroğlu gereğini
yapmalı

Muhammet YILMAZ